KORUMA TEDBİRLERİ NEDENİYLE TAZMİNAT
|
Esas : 2020/2458 Karar : 2021/5240 Tarih : 28.06.2021 |
YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ KARARI:
Dava
: Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik,
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf
incelemesi sonucunda 08.10.2018 tarihli, 2018/2525 Esas, 2018/1535 Karar sayılı
" istinaf başvurusunun esastan reddine " ilişkin kararı davalı vekili
tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Bayburt Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/58
Esas – 2016/68 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında,
davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan
09.04.2015 – 13.10.2016 tarihleri arasında 1 yıl 6 ay 4 gün tutuklu kaldığı,
yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 18.01.2017
tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271
sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli
mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu
anlaşılmakla;
Davacının 25.200 TL maddi, 35.000 TL manevi tazminatın tutuklama
tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz
konusu davada, yerel mahkemece 22.802,12 TL maddi, 25.000 TL manevi tazminatın
tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak
davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davalı vekili tarafından yapılan istinaf
başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi
sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi
tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği,
tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri
hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte
elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun,
makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere
uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına
göre bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere,
mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine,
incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin davanın reddi gerektiğine
ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Maddi tazminatın, davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin
net asgari ücret üzerinden hesaplanan ‘’20.809,88’’ TL yerine, hatalı bilirkişi
raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde ‘’22.802,12’’ TL
olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata
hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla
yerinde görüldüğünden hükmün 5271 sayılı CMK'nın 303/1. maddesi gereğince
BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı
madde uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, davacı lehine hükmedilen
maddi tazminatın 20.809,88 TL’ye indirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve
Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza
Dairesi'nin 08.10.2018 tarihli, 2018/2525 Esas, 2018/1535 Karar sayılı kararına
karşı yapılan temyiz isteminin isteme uygun olarak 5271 sayılı CMK'nın 302/1.
maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza
Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 8.
maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İnegöl Ağır
Ceza Mahkemesi'ne; kararın bir örneğinin de Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3.
Ceza Dairesi'ne iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına
GÖNDERİLMESİNE; 28.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Y12CD 28.06.2021 E.2020/2458 - K.2021/5240